Facebook Takip edebilirsiniz

27 Eylül 2012 Perşembe

Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru / Metin Taş-Sezgin Özcan

 

 

Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru


 


Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne imza atmış olması nedeniyle, iç hukuk yollarının tüketildiği hallerde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvurulabiliyor. Son dönemlerde bu tür başvuruların ve AİHM'in Türkiye aleyhine verdiği kararların artması üzerine çare arayışları başlamıştı. Bu arayışların sonucunda 12 Eylül 2010 tarihinde yapılan halk oylamasıyla Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yapılması yolu açmıştı. Yapılan değişiklik 23 Eylül 2012 tarihinde yürürlüğe girdi ve böylece hukuk sistemimizde yeni bir uygulama başlamış oldu.

BAŞVURUYA KONU KARARLAR
Anayasa değişikliğinin yürürlüğe girmesiyle birlikte, kesinleşmiş yargı kararları için Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yapılabilecek. Ortaya çıkan bu yeni olanak sonrası, Anayasa Mahkemesi'ne ilk günden bireysel başvuruların gelmeye başladığı yönünde basında haberler yer almaya başladı. Görünen o ki, bu konu topluma iyi anlatılamamış.

Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru, 23 Eylül 2012 tarihinden sonra kesinleşen nihai işlem ve kararlar aleyhine yapılabiliyor. Yani, 23 Eylül 2012 tarihinden önce kesinleşen kararların Anayasa Mahkemesi tarafından incelenebilmesi mümkün değil.
Dolayısıyla, 23 Eylül 2012 tarihinden önce kesinleşen kararlar hakkında Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulunulması halinde, yapılan başvurular 'zaman yönünden yetkisizlik' nedeniyle reddedilecek.

BAŞVURU SÜRESİ
Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yolu için başvuru süresi belirlenmiş durumda. Kanunlarda zorunlu idari ve yargısal başvuru yolları öngörülmüşse bu yolların 'tamamının tüketildiği tarihten', başvuru yolu öngörülmemişse 'ihlalin öğrenildiği tarihten itibaren' otuz gün içinde başvuru yapılması gerekiyor. Bu süreden sonra yapılacak başvurular 'süre aşımı' gerekçesiyle başka bir inceleme yapılmaksızın reddedilecek.

Otuz günlük sürenin başlangıç tarihi olarak kesinleşmiş kararın kişiye tebliğ tarihi esas alınacak. Başvurunun kanunda gösterilen yerlerce kaydının yapılıp başvurucuya alındı belgesinin verildiği tarih ise başvurunun yapıldığı tarih olarak kabul edilecek.
Başvuru süresinin mücbir sebep veya ağır hastalık gibi haklı bir mazeret nedeniyle kaçırılması halinde, söz konusu mazeretin ortadan kalktığı tarihten itibaren en geç 15 gün içinde başvuru formu ve eklerinin yanı sıra mazeretini belgeleyen delillerle birlikte başvuru yapılabilecek.

NASIL VE NEREYE BAŞVURULACAK?
Mektup, telgraf ya da elektronik iletişim araçları kullanılarak Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulunulması mümkün değil. Bireysel başvuru, Anayasa Mahkemesi'nin internet sitesinde (www.anayasa.gov.tr) yayımlanan başvuru formuyla yapılabiliyor. Başvuru formunun usulüne uygun doldurulmasının ardından, bizzat Anayasa Mahkemesi'ne gelerek başvuru yapılması mümkün.

Ancak, bireysel başvuru için Anayasa Mahkemesi'ne bizzat gelinmesi dışında yollar da var. Bu yollardan ilki, söz konusu form dilekçenin herhangi bir mahkemeye verilmesi. Yurtdışından yapılacak başvurular için ise form dilekçenin yurtdışı temsilciliklere verilmesi yeterli olacak.
Usulünce hazırlanan başvuru formu, ilgili yerlere teslim edildiğinde başvurucu ya da yasal temsilcisine 'alındı belgesi' verilecek. Mahkemeler ya da yurtdışı temsilciliklerine teslim edilen başvuru formu ve ekleri gerekli kayıt işlemleri yapıldıktan sonra elektronik ve fiziki ortamda Anayasa Mahkemesi'ne ulaştırılacak.

Eşiniz Bağ-Kur statüsünden daha erken emekli olur
Eşim 01.01.1966 doğumlu. SSK giriş tarihi 22.03.2006, bir günlük SSK primi mevcut. Bir bakkaliye dükkanı işletmekte. Bağ-Kur'a girişi 01.01.2008 (Bağ-Kur gün toplamı 1433). Ne zaman emekli olacak, emekliliğine son 3,5 sene kala SSK'ya geçtiğinde emeklilik yaşı fark ediyor mu? Muhsin Güneş

Eşinizin 22.03.2006 sigorta başlangıcıyla 4/a (SSK) statüsünden emekliliği için 58 yaşını doldurması ve 7000 gün prim ödemiş olması veya 58 yaşını doldurması, 25 yıldan beri sigortalı olması ve 4500 gün prim ödemiş olması gerekiyor. Buna göre, son 3,5 yılı 4/a kapsamında olmak üzere ara vermeksizin prim ödemeye devam etmesi halinde 7000 prim günüyle 16.03.2028 tarihinde; 4500 prim günüyle ise 25 yıllık sigortalılık süresini dolduracağı 22.03.2031 tarihinde emekliliğe hak kazanır.
4/b (Bağ-Kur) statüsünden ise 5400 prim günüyle 60 yaşını dolduracağı 01.01.2026 tarihinde emekliliğe hak kazanıyor. Üç seçenek arasında bize göre en avantajlı olanı Bağ-Kur statüsünden emekliliği.

GÜNÜN SÖZÜ
''Bağnaz yaratmanın en bilindik yöntemi öğretmeden inandırmaktır.'' Voltaire


 


Metin Taş-Sezgin Özcan



 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Blog Arşivi